İşverenin çalışanının barınma ve yeme ihtiyacın karşıladığı takdirde yüzde kırk daha az maaş verebilmesini içeren yasa gücünde kararnameyi eleştiren Bağımsızlık Yolu Mali Sekreteri Münür Rahvancıoğlu, bunun İLO Sözleşmelerine, Anayasaya aykırı olduğunu söyledi. Rahvancıoğlu, Kanal T’de Kaptan’ın Günlüğü programında Ahmet Kaptan’ın sorularını yanıtladı.
Sosyal Sigortaların Geleceği Tehlikede
Rahvancıoğlu, hayat pahalılığı oranındaki artışı sadece kamu çalışanlarının aldığını düşünüldüğünü fakat, kamu ve sigorta emeklilerinin de aldığını anımsattı. Sosyal sigortaların giderinin de hayat pahalılığı oranında arttığını ifade eden Rahvancıoğlu, fakat gelirinin maaşa yansıyan yüzde yedi buçukluk artış olduğuna dikkat çekti.
Bunun kümülatif bir etkisi olduğundan bahseden Rahvancıoğlu, şu anda verilen hayat pahalılığı oranındaki artışın bir önceki maaşın üzerinden aldığını da vurguladı. Rahvancıoğlu yüzde üçlük paya yüzde bir daha eklendiğini ve bunun çözülmezse yıllar içinde katlanarak artacağının altını çizdi. Bunun sigortaların geleceğinin tehlikeye attığını ekledi.
Rahvancıoğlu, bu durumun sosyal sigortalarla ilgili ortaya konan yanlış politikalardan sadece biri olduğunu belirterek, özel sektörde yazılı ihalelerle taşeron firmalardan hizmet alımlarına dikkat çekti. Bu ihalelerin vardiyalı çalışma ve ek mesai ödenmesini içerdiğini, firmanın ek mesaileri ödediğini fakat, yatırımların tüzükteki eksiklikten kaynaklı toplanamadığını dile getiren Rahvancıoğlu, hiçbir hükümetin de bu durumu düzeltmemesini eleştirdi. Rahvancıoğlu, ek mesailerin tahsil edilmemesini sosyal sigortaların kasasına girmesi gereken paranın girmemesi demektir şekline açıkladı.
Asgari Ücretteki Yeni Uygulama, İLO Sözleşmelerine ve Anayasaya Aykırı
İşverenin çalışanının barınma ve yeme ihtiyacın karşıladığı takdirde yüzde kırk daha az maaş verebilmesini içeren yasa gücünde kararnameyi eleştiren Rahvancıoğlu, bunun İLO Sözleşmelerine, Anayasaya aykırı olduğunu söyledi. Rahvancıoğlu, bunun esnafı doğrudan batmaya götürecek bir uygulama olduğunu dile getirerek emekçiler arasında ayrım yaratıldığını ve toplumun köküne dökülmüş bir kibrit suyu olduğunu vurguladı.
Rahvancıoğlu, Bağımsızlık Yolu olarak yıllardır savundukları çipli işçi kartına geçilmesi talebini yineleyerek işverenin, işçinin ve bakanlığın bu sistemle işçinin ne kadar çalıştığını ek mesaisini her şeyini görebileceğine dikkat çekti.
Asgari Ücretteki Yeni Uygulama Emekten ve Esnaftan Yana Büyük Bir Sıkıntı
Asgari ücretteki yeni uygulamada emekten ve esnaftan yana büyük bir sıkıntı olduğunu ifade eden Rahvancıoğlu, esnafın daha az ödeyebilene karşı rekabette dezavantajlı olduğunu söyledi. Rahvancıoğlu, bir kişinin 17 bin TL’ye barınma ve yemeğinin karşılanmasının mümkün olmadığını fakat 100 kişiye rahat rahat yettiğini, ölçek büyüdükçe karşılamanın daha rahat olduğunu vurguladı.
Asgari ücret her belirleneceğinde, işverenin esnafı öne sürdüğünü fakat, bu uygulamayla esnafı batıranın kendileri olduğunu itiraf etmiş oluyorlar şeklinde konuşan Rahvancıoğlu, yüzde kırkı kesenin bundan menfaat sağlamadan barınma ve gıdayı karşılayacağına kim inanır sorusunu yönetti.
Rahvancıoğlu, uygulamayla ilgili bir başka boyutun ise, uygulama hayata geçtikten sonra mevcut üçüncü uyruklu işçi sayısının iki katına çıkacağına dikkat çekti. İşverenin daha uyguna çalıştırabileceği işçiyi tercih edeceğini belirten Rahvancıoğlu, üçüncü uyruklu işçilerin buraya kendilerinin gelmediğini firmaların acentelerinin getirdiğine de dikkat çekti.
“Devlet Bütçesinin %80’ni Maaş Ödemelerine Gidiyor” Söylemi Koca Bir Yalan
Devlet bütçesinin yüzde sekseni maaş ödemelerine gidiyor söylemine ilişkin açıklama yapan Rahvancıoğlu, hükümetten muhalefetine herkesin ağzına sakız olmuş bir cümle olarak değerlendirdi. 2023 verilerine göre personel giderinin %30.4 olduğuna dikkat çeken Rahvancıoğlu, %81’in koskoca bir yalan olduğunu söyledi. Rahvancıoğlu, bu yanıltmanın kaynaklarından birisinin %42’lik Cari kaynaklar kalemi olduğunu işaret ederek, bu ikisini bir aldıklarını belirtti. Yıllar öncesine ait verilerde bilerek veya isteyerek bu yalanı söylediklerini belirtti.
Rahvancıoğlu, Bağımsızlık Yolu olarak bütçe konuşacaksak sadece giderleri değil gelirlerin de konuşulması gerektiğini söylediklerini ifade ederek kamunun artı değer üreten faaliyetlere yatırım yapması meselelerini de konuşalım dedi. Rahvancıoğlu, son sözlerin bütçe giderlerden ibaret değil, giderler maaşlardan ibaret değil şeklinde tamamladı.
Arıklı, Kefilliği Politik Bir Zemini Olmadan Hukuki Bir Suçmuş gibi Lanse Ediyor
Rahvancıoğlu, son zamanlarda gündeme oturan mülkiyet ve tutuklamalarla ilgili aklımızı kullanamayalım diye verileri çarpıtıyorlar değerlendirmesinde bulundu ve bu konunun birkaç boyutu olduğunu ifade etti. Bunlardan birinin Kıbrıs sorunuyla ilgili hukuki diğer boyutun ise siyasi, politik boyutu olduğunu belirten Rahvancıoğlu, ikisinin de iç içe geçtiğini söyledi. Rahvancıoğlu, birileri suçlanıyorsa altı doldurulmalıdır, yama etiket şeklinde olmamalıdır dedi.
Erhan Arıklı’nın Şener Elcil’in kefil olmasıyla ortaya koyduğu tutumdan rahatsız olduğunu ifade eden Rahvancıoğlu, vatan haini demek istemediği için mankurtluktur kelimesini buldu dedi. Rahvancıoğlu, kefilliğin en doğal hak olduğunu ve bunda rahatsız olacak hiçbir şeyin olmadığını da vurguladı. Konunun ancak politik argümanlar ortaya koyarak tartışıla bilineceğini söyleyen Rahvancıoğlu, Erhan Arıklı’nın politik bir zemin olmadan hukuki bir suçmuş gibi lanse ettiğini dile getirdi.