Bağımsızlık Yolu, Çalışma Bakanlığı Önünde Asgari Ücret için Eylem Yaptı

Emekçinin Partisi Bağımsızlık Yolu, Çalışma Bakanlığı önünde müzikli protesto, basın açıklaması ve eylem gerçekleştirdi. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun hala asgari ücretin artırılması adına hiçbir girişim yapmadığını hatta toplanmadığına dikkat çeken Bağımsızlık Yolu, zamlar ve hayat pahalılığına karşı emekçilerin yaşam koşullarının her geçen gün daha da katlanılmaz hale geldiğini vurguladı.

Baraka Kültür Merkezi Müzik Grubu Sol Anahtarı’nın protest şarkıları ile başlayan eylemde, “Asgari Ücret En Düşük Kamu Maaşına Endekslensin” pankartı açıldı. Bağımsızlık Yolu adına basın açıklaması yapan Parti Meclisi Üyesi Umut Ersoy, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun toplanmamak ve ücreti zamanında belirlememek üzere kurulduğunu ifade etti. Ersoy, geçtiğimiz 6 ayda her ürüne zam üstüne zam yapıldığını ve son 3 haftada akaryakıta 3 kere zam uygulandığını söyledi. Ete, süte, ekmeğe, elektriğe zam yapıldığını belirten Ersoy, asgari ücrete zam gelmesi beklenirken komisyonun ısrarla toplanmamasını eleştirdi. %33.32 olarak açıklanan hayat pahalılığının asgari ücrete yansıtılmasının doğru olmayacağını ifade eden Ersoy, yapılacak artışın %66 olmasını önerdi.

Ersoy: Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda Emekçiler Temsil Edilmiyor

Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda asgari ücretle çalışan emekçilerin temsil edilmediğini vurgulayan Ersoy, komisyonun lağvedilmesi gerektiğini ve asgari ücretin en düşük kamu maaşına eşitlenmesi gerektiğini belirtti. Ersoy, Bağımsızlık Yolu’nun asgari ücretin en düşük kamu maaşına endekslenmesi ile ilgili hazırladığı yasa tasarısını, 13 Temmuz’da Sami Özuslu’nun yemin vereceği meclis oturumunda görüşmeleri için rejim hükümeti ve muhalefet partilerine çağrıda bulundu.

Ersoy, “Gerçekten emekçileri, emekçinin haklarını ve alım gücünü düşünüyorlarsa ve korumak istiyorlarsa yasa tasarısını meclisten geçirip asgari ücreti en düşük kamu maaşına eşitlesinler. Yapmazlarsa da tüm yetkililerden on binlerce özel sektör çalışanına, neden onların emeğini kamu çalışanlarının emeğinden daha az gördüklerini satır satır anlatan bir açıklama bekliyoruz” diye konuştu. Yetkililere kamu çalışanlarını hedef göstermeme yönünde çağrıda bulunan Ersoy, asgari ücreti en düşük kamu maaşına endekslenmemesi kararını Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun verdiğini ve gelmiş geçmiş hükümetlerin onayladığını hatırlattı.

Hükümet Esnafın Arkasına Saklanmasın

Asgari ücreti hükümetlerin vermediğinin altını çizen Ersoy, bakanın aklımızla adeta dalga geçtiğini ve asgari ücreti verecek olanların patronlar olduğunu söyledi. Asgari ücret belirlenirken, korunması gereken kesimin çalışanlar ve esnaf olduğunu açıklayan Ersoy, yanında en fazla 10 kişi çalışan işyerlerine devlet tarafından sigorta prim desteği veya maaş desteği yapabileceğini vurguladı. Yanında 4000 civarı çalışanı olan otel veya üniversite patronlarının korunmaya ihtiyaç duymadığını söyleyen Ersoy, hükümetin esnafın arkasına saklanmaması gerektiğini ifade etti.

İşverenler Sadece Karını Düşünerek, Emeğin Fiyatını Düşük Tutmak İçin Çabalıyor

Akaryakıta veya elektriğe zam yapıldığı zaman, hükümetlerin bu şirketleri koruyarak fiyat artışlarına karşı sessiz kaldığını belirten Ersoy, mesele emekçilerin geçim derdi olduğunda ise ekonomik dengelerin izin vermediği yönünde açıklama yaptıklarını hatırlattı. Ersoy, “Ortada sınıfsal bir tercih vardır, matematik ve iktisat bilimleri bize bunun imkansız değil, sadece bir tercih olduğunu net bir şekilde gösteriyor. Biz liberal safsatalardan da, bize cevap veremedikleri saçma sapan şeylerden de inanılmaz sıkılmış durumdayız. Gerçekçi bir şekilde rakamları ortaya koymak istiyorlarsa koysunlar, ne yapılamıyorsa kuruş kuruş tartışalım. Ama öyle işkembeden atmak yok” dedi.

İşverenlerin, karını düşündüğünü ve emeğin fiyatını en düşüğe çekerek maksimize edebilmenin peşinde olduğunu söyleyen Ersoy, özel sektör çalışanlarına vasıfsız diyen İşveren Sendikası Başkan Yardımcısı Metin Arhun’un bunun için çalıştığını belirtti. Ersoy, on binlerce özel sektör çalışanının hayatını doğrudan etkileyen bir kararın ne Metin Arhun’un, ne Çalışma Bakanının, ne gelip geçen hükümetlerin, ne de asgari ücretli temsilcisi bulunmayan sendikanın uhdesine bırakılamayacağının altını çizdi.