Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Umut Ersoy Antilogos Tiyatrosu’nun Kıbrıs’ın kuzeyinde yasaklanan oyunu “Annesi” ile ilgili açıklamada bulundu.
Ersoy, Antilogos Tiyatrosu’nun resmi tarih anlatısını yerle bir edip, karşı sözünü söylemekten geri durmayan, oyunlarında hem Kıbrıslı Elenler’in hem de Kıbrıslı Türkler’in acılarına yer veren, bu sebeple de Kıbrıs’ın güneyindeki Kıbrıslı Elen şovenizminin saldırılarına maruz kalan bir tiyatro olduğunu belirtti. Kıbrıs’ın kuzeyindeki Türk şovenizminin işbirlikçiliğini yapanların, Antilogos Tiyatrosu’nun sahneleyeceği “Annesi” oyunundan rahatsızlık duyup, oyunu yasaklamaya/sansürlemeye kalkışmalarının şaşırtıcı olmadığını söyleyen Ersoy, bu yasakçı zihniyet karşısında düşünce ve ifade özgürlüğünü savunmasını beklediklerimizin, herhangi bir yasal dayanağı olmayan baskılara boyun eğip, oyunu erteleme kararı almasının ise oldukça şaşırtıcı olduğunu söyledi. Ersoy, oyun pek tabi aynen planlandığı gibi sahnelenebilirdi, oyunun seyirciyle buluşmasını engellemek isteyenlere hodri meydan denilebilirdi, baskılara karşı dirençli bir duruş sergilenebilirdi şeklinde konuştu. Bunun için bir yasal engel olmadığını vurgulayan Ersoy, geçmiş yıllarda Antilogos Tiyatrosu’nun “1958” ve “1964” gibi yine resmi tarih anlatısına karşı kendi sözünü söyleyen oyunlarla Kıbrıs’ın kuzeyinde sahne aldığını hatırlattı. Girne Düşünce Derneği’nin oyunun ertelenmesine karar verdiğini söyleyen Ersoy, bu anlamda ortada bir yasaklama değil, baskılar karşısında geri adım atma olduğunu belirtti.
Yapılan yanlıştan hemen geri dönülmeli diyen Ersoy, en kısa zamanda Antilogos Tiyarosu daha evvelden birçok kez yaptığı gibi Kıbrıs’ın kuzeyinde sahne almalı, “Annesi” oyunu seyirciyle buluşmalı açıklamasını yaptı. Ersoy açıklamasının sonunda, eğer Girne Düşünce Derneği bu organizasyonu gerçekleştiremeyecekse, sanatın özgürlüğünü, barışı ve ifade özgürlüğünü savunan ve bu organizasyonu yapabilecek olanlar, bu sorumluluğu yerine getirip Antilogos Tiyatrosu’nu hemen Kıbrıs kuzeyine davet etmeli. İfade özgürlüğü baskılar karşısında geri adım atılarak değil, baskıları teşhir edip kendi sözünü söylemeye devam ederek savunulur ifadelerini kullandı.