Nazlı: Hükümet, Sermaye Odaklarına ve Türkiye Egemenlerine Karşı Dirayetli Duramıyor!

Bağımsızlık Yolu Lefkoşa Bölge Sorumlusu Cansu N. Nazlı Mayıs TV’de Meltem Sakin ile Mayıs Manşet programına katılarak gündemle ilgili açıklamalarda bulundu.

Enerji Politikalarında İlgili Bakanlıktan Çok AKSA’nın Sözü Geçiyor!

KIBTEK ile ilgili geren soru üzerine, ülkemizde enerji politikalarında, gerçekleşmesi gereken icraatlarda, ilgili hükümet ve enerji bakanından çok farklı şirketlerin ve AKSA’nın ciddi hakimiyeti söz konusudur diyen Nazlı, hükümet olmakla iktidar olunamayacağına biz kez daha şahit oluyoruz dedi. İçinde bulunduğumuz bu süreçte bazı sermaye gruplarının daha da arsızlaştığına, yasadışılığı talep eden konumda olduklarına şahit oluyoruz açıklamasını yapan Nazlı, bunun bir yönetim zafiyeti olmadığını, ideolojik bir tercih olduğunu aktardı.

Hükümet, Sermaye Odaklarına ve Türkiye Egemenlerine Karşı Dirayetli Duramıyor

Yeni Adli Yıl’ın açılışı ile ilgili de açıklamada bulunan Nazlı, ceza davalarının arttığına dikkat çekerken, adli tatilde hukuk salonlarının boş olduğunu, ceza davalarının görüldüğü ceza salonlarının ise dolup taştığını belirtti. Kimlikle giriş çıkışın yasaklanması gerektiğine vurgu yapan Nazlı, ülkemizdeki üniversitelerin kar amacı güderek amacı öğrenim görmek olmayan yabancılara kapılarını açması uyuşturucu ve fuhuş suçlarının artmasına neden olmaktadır dedi. Nazlı, İçişleri ve Eğitim Bakanlıklarının okullara öğrenci kabulünde, denetimde daha katı olması gerektiğini anlattı. Ancak diğer alanlarda olduğu gibi Eğitim Bakanlığı’nın da özel eğitim sermayesini kucakladığını ifade eden Nazlı, eğitim almak kisvesiyle ülkeye gelip yasadışı işlere karışanlara aracı oluyorlar açıklamasında bulundu. Nazlı, ülkemiz tanınmamışlığın getirisiyle kara para aklamaktan, insan ticaretine kadar uluslararası suç sayılabilecek her türlü suçun merkezi olmuştur dedi.

Nazlı hükümeti değerlendirirken, gelmiş geçmiş en büyük rezilliğin ayyuka çıktığı bir dönemden geçiyoruz, her alanda sorunlar patlak vermiş durumda, eğitimden sağlığa ekonomiden enerjiye gün geçmiyor ki bir olaya uyanmayalım açıklamasını yaptı. Mevcut hükümetin, yasa tanımadığını, Anayasa’yı ihlal ettiğini, kamu vicdanını yaralayacak irademizin yok sayılmasına göz yuman icraatlar yaptığını dile getiren Nazlı, burada sorgulanması gerekenin muhalefetin veya diğer partilerin hükümet olmasıyla, var olan sermaye odaklarının baskısına karşı durup duramayacağı olmalıdır dedi. Eğitimden sağlığa, enerjiden inşaat sektörüne kadar tüm büyük sermaye gruplarının ve Türkiye egemenlerinin değişen her hükümete yeniden baskı yapacağını hatırlatan Nazlı, sorunun tüm bunlara karşı durup durulmayacağıdır ifadelerini kullandı.

Taşeron Şirketlerde Çalışan Emekçilerin Hakları Sömürülüyor!

Kamuda taşeron konusuna da değinen Nazlı, Bağımsızlık Yolu olarak kamuda taşerona son verilmesi gerektiğini düşündüklerini aktardı. Taşeronlaşma, Neoliberal politikaların bir sonucu olarak bizim ülkemizde de tezahür ediyor diyen Nazlı, kamusal olarak yürütülmesi gereken bir görevin özele devredilmesinin söz konusu bile olmaması gerektiğini söyledi. Taşeronlaşmayla birlikte kamu daraltılıyor, kamu bütçesinden özel şirketlere bütçe aktarılıyor ve emek de güvencesizleşiyor diyen Nazlı, daha önce Bağımsızlık Yolu’nun yaptığı çalışmaya atıfta bulunarak çalışanların kamuda istihdam edilmesinin kamu bütçesi açısından daha karlı olduğunu anımsattı. Taşeron şirketlerinin kamu yararına çalışmadığını, kar etme amacı taşıdığını anlatan Nazlı, çalışan haklarının ise sömürüldüğünü kaydetti.