Özkızan: Emek Mücadelesi Emperyalist Saldırganlığa Karşı Bir Cevaptır

Bağımsızlık Yolu Omorfo Bölge Sorumlusu Celal Özkızan, HAK-SEN Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Zengin ve yayıncı Hakan Tanıttıran, Emeğin Gündemi programına katılarak, “Ortadoğu’da Yaşanan Gelişmeler Kapsamında ABD Emperyalizmi, İsrail Saldırganlığı, İran’ın Durumu ve Kıbrıs Adasının Rolü”nü irdelediler.

Özkızan: İsrail Devleti Kendi Halkına Yönelik de Tehdit Oluşturuyor

Bağımsızlık Yolu Omorfo Bölge Sorumlusu Celal Özkızan, Siyonizm denilen devlet ideolojisinin, sadece Filistin, Lübnan halkına veya bugünlerde İran halkına yönelik değil, ayrıca İsrail’in kendi halkına yönelik de tehdit olduğunu söyledi. İsrail’de 1980’lerden beri neoliberal saldırganlığın baskın olduğunu söyleyen Özkızan, 40 sene içinde çok güçlü kollektif emek hareketinin nasıl parçalandığını ve muhalif seslerin nasıl sindirildiğini izlediklerini söyledi.

Almanya’nın, İran savaşında İsrail’i savunmasını değerlendiren Özkızan, İsrail’in askeri her türlü malzeme ithalatının %30’unu Almanya’dan yaptığını, Almanya’nın bu savaşın sürmesinde çok ciddi bir maddi finansal çıkar elde ettiğini söyledi. Amerika ve İsrail, İran’daki yönetimi devirecek ve İranlı insanlar, İran halkı özgürleşecek diye düşünüyorsanız, dönün Suriye’ye bakın, dönün Afganistan’a bakın, dönün Irak’a bakın diyen Özkızan, işlerin öyle yürümediğini gördüklerini belirtti.

Emek Mücadelesi Emperyalist Saldırganlığa Karşı Bir Cevaptır

İtalyan ve Fransız liman işçileri, kendi ülkelerinden İsrail’e yapılacak silah ihracatını yüklemeyeceğiz diye reddettiğini belirten Özkızan, orada ciddi bir grev ve direniş ortaya koyduklarını söyledi.  Bu da bize biraz cevabını veriyor aslında diyen Özkızan, bu saldırganlığa aslında sınıfsal bir yerden emeğin örgütlenmesiyle cevap verilebileceğini kaydetti. Biz emekçiler eğer bunun parçası olmak istemiyorsak, sesimizi örgütlü bir şekilde bütün dünyada yükseltirsek, hükümetler hiçbir şey yapamaz ifadelerini kullandı. Özkızan, emek mücadelesinin emperyalist saldırganlığa karşı da bir cevap olduğunu hatırlatalım dedi.

Kıbrıs ile ilgili de yorumda bulunan Özkızan, Kıbrıs’ın bölünmüşlüğüne son verilmesi demek sadece kuzeyi ve güneyi birleştirmesi demek değil Britanya üslerini da ortak bir Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kontrolüne katacak, oradaki askeri üslerin varlığına son verecek bir birleşmeyi öngörmesidir dedi. Kıbrıs’ın birleşmesi denildiğinde, Britanya üslerini de göz önünde bulundurmamız gerektiğinin altını çizdi.

Tanıttıran: Amerikan Emperyalizminin Dış Politikasında Radikal Bir Değişiklik Var

Yayıncı Hakan Tanıttıran, Amerikan emperyal siyasetinin farklılaştığı kanaatinde olduğunu, İran’ın temel düşman, İsrail’i kayıtsız şartsız desteklendiği dönemin Biden dönemi olduğunu söyledi. Trump döneminin farklı olduğunu belirten Tanıttıran, muazzam bir kafa karışıklığı ve dehşet yaratan bir siyaset izlediğini anlattı.

Trump’la beraber başta Çin ve güneye yönelik küresel yeni bir soğuk savaş organize ediliyor diyen Tanıttıran, ABD’nin bu küresel değişimi özellikle yüksek teknoloji devleri olmak üzere, egemen sınıfta büyük bir karşılık bulduğunu aktardı. Tanıttıran, güneyin, Çin’in ve Avrupa’nın ekonomik gelişmelerle ABD’nin 2. Dünya Savaşı sonrası elde ettiği hegemonik gücün elinden alınmaya başlandığını, bunun da ABD siyasetinde sağa kayma ve çok temel değişikliklere yol açtığını düşündüğünü iletti.

Trump Ekonomik Gücü Yeniden Kazanma Derdinde

Trump’ın ekonomik gücü yeniden kazanma derdinde olduğunu belirten Tanıttıran, neofaşist bir yapıyla, Çin’e ve önünde engel olarak gördüğü yeni yerlere yönelecek stratejiye odaklandığını söyledi. Trump’ın Rusya savaşında barış demeye başladığını, İran savaşına da girmek istemediğini belirten Tanıttıran, biz bunu 2 yıl önce yaşasaydık, hep beraber, bütün emperyalist siyasetin, Ortadoğu’da İsrail’le beraber İran’ı ortadan kaldıracağını görecektik dedi.

ABD’nin yeni yönetiminin 60 kadar ülkeye yüksek tarifeler koyduğunu, bunu normal bir şey olmadığını söyleyen Tanıttıran, serbest dünya ekonomisi, küresel liberal ekonomi hepsini darma duman ettiğini, bunun da eski ekonomik emperyal modelin terki anlamına geldiğini belirtti.

İsrail, Kurulduğu Andan İtibaren Batının Mızrak Ucu

Tanıttıran, İsrail’in, kurulduğu andan itibaren batının bir mızrak ucu, Ortadoğu’da bir koçbaşı devlet olarak var olduğunu söyleyebilirim dedi. İran – İsrail savaşını iki kötü ülkenin savaşı diye göstermeye çalışıyorlar, bunun doğru bir şey olmadığını söyleyen Tanıttıran, tırnak içinde rejimi ne olursa olsun, mazlum bir devletle emperyal bir gücün savaşı olduğunu belirtti.

Zengin: İsrail Batı Emperyalizmine Göbekten Bağlı

HAK-SEN Yönetim Kurulu Üyesi Gökhan Zengin, İsrail’in enerji kaynaklarının bol bulunduğu coğrafyada, emperyalist güçlerin çıkarlarını koşulsuz destekleyecek, gerektiği zaman da terör unsuru olabilecek bir devletçiğe ihtiyaç duyulması sonucunda ortaya çıktığını belirtti. İsrail’in batı emperyalizmine göbekten bağlı olduğunu ifade eden Zengin, varlığını ancak batı emperyalizmiyle beraber sürdürebileceğini aktardı. İsrail’in batı emperyalizmini yönlendirecek kadar güçlü terörist bir ülke olduğunu da sözlerine ekledi.

İsrail’in, Filistin halkına soykırım uyguladığını, göçe zorladığını, bununla kalmayıp Mısır’a, Ürdün’e, Lübnan’a savaş açtığını, son 70 yıl içinde sürekli olan ve sınırlarının nerede bittiği bilinmeyen bir ülke olduğunu belirtti. İsrail kurulduysa bugünler için kuruldu diyen Zengin, Ortadoğu’da sopa göstermek için var olduğunu aktardı. Zengin, İsrail’in İran meselesinin yeni bir mesele olmadığını 30 yıllık bir mesele olduğunu belirtti.

Emperyalist Sistem Hegemonya Krizi İçerisinde

Zengin, Sovyetlerin yıkılmasından sonra oluşan emperyalist sistemin bir hegemonya krizi içerisinde olduğunu, ABD’nin eskiden dünya ticaretinin %35’ini tek başına karşılarken şu anda %15’ini karşıladığını söyledi. Bu düşüş ABD’nin savunma reflekslerini arttırıyor, saldırganlaşıyor ve kendi ürettiği, tüm küresel ölçekte meşrulaştırdığı insan hakları, demokrasi gibi kavramlara saldırmaya başlıyor dedi.  Küresel sistemin, tüm kültürel mirası yok etmeyi, hatta bir insan topluluğunu soykırıma uğratmayı rahatlıkla göze alabilecek kadar gözü dönmüş durumda olduğunu ekledi. Zengin, İsrail’in hedefinde İran’ın olmasının sebebinin molla rejimi olması değil Filistin’i desteklediği için olduğunu söyledi.  Emperyalizmin herhangi bir ülkeye demokrasi ve özgürlükler falan getirdiği görülmemiştir ifadelerini kullandı.