Bağımsızlık Yolu Genel Sekreter Yardımcısı Münür Rahvancıoğlu, Mayıs TV’de yayınlanan Meltem Sakin’in sunduğu Gazete Sohbetleri programına katılarak gündemi değerlendirdi.
Toplumu Ahmaklaştıranlar En Önce Kendileri Ahmaklaşırlar
Rahvancıoğlu katıldığı programda gündemi meşgul eden cinsiyet kotasıyla adaylıkların düşmesi ile ilgili değerlendirmede bulundu. Kotayla ilgili yasanın mecliste oy birliği ile geçtiğini hatırlatan Rahvancıoğlu, kendi geçirdikleri yasanın nasıl uygulanacağı ile ilgili bilgi sahibi olmadıkları da ortaya çıkmış oldu dedi.
Belediye yasası, sayısı, seçim tarihi karmaşasıyla, son yaşanan kota sorununa edebiyatçı Taylan Kara’nın söylediği bir sözle atıfta bulunan Rahvancıoğlu, “toplumu ahmaklaştıranlar en önce kendileri ahmaklaşırlar” ifadelerini kullandı. Kotaya uygun başvuru yapılmamışsa ve başvuru süreci de dolmuşsa bitmiştir ifadelerini kullanan Rahvancıoğlu normalde olması gereken buydu açıklamasını yaptı. Yeniden yasa yapacaklar diyen Rahvancıoğlu, yasa sürecine yırtık pantolona yama benzetmesinde bulundu.
Mağusa bölgesi belediye seçimlerinde iki adayın, adaylıktan son dakikada çekilmesi hakkında da açıklama yapan Rahvancıoğlu, müdahalenin söz konusu olduğunu ancak UBP’yi de herkesin çok iyi bildiğini çıkar ilişkilerinin söz konusu olduğunu aktardı. Geçmişte UBP kurultaylarında da benzerlerinin yaşandığını anımsatan Rahvancıoğlu, çekilen adayların başka isteklerini garantiye alıp seçimden çekilmişlerdir ifadelerine yer verdi. Gerçek UBP’liler bunun böyle olduğunu çok iyi bilir diyen Rahvancıoğlu, UBP’den bir şey almak istiyorsanız el yükseltirsiniz dedi.
Emekçiler Olarak Her Alanda Sesimizi Yükseltmeli, Varlığımızı Göstermeliyiz
Halkın seçim heyecanı yaşadığını düşünmediğini belirten Rahvancıoğlu, halkın ciddi anlamda geçim sıkıntısı çektiğini, asgari ücretin artmasını beklediğini, ısınma, barınma, giyim derdinde olduğunu, benzin fiyatlarından dolayı işine bile nasıl gideceğini düşündüğünü aktardı. Rahavancıoğlu, halk, var olan rejim partilerinin elde edecekleri makamlarla kendi hayatlarını iyileştiremeyeceğini biliyor dedi. Rejim partilerinin pratiğinin bu olması siyasetin bundan ibaret olduğu anlamına gelmiyor diyen Rahvancıoğlu, emekçiler olarak hayatın her alanında sesimizi yükseltmeli, varlığımızı göstermeli, her fırsatı değerlendirmeliyiz açıklamasını yaptı.
Pahalılığı Önlemek İçin Üretim, Emek, Dağıtım ve Satış Kooperatifleri Konulmalı
Pahalılık konusuna da vurgu yapan Rahvancıoğlu, kamusal eğitim, kamusal sağlık, kamusal toplu taşıma gerekliliği üzerine daha önce birçok kez açıklama yaptıklarını belirten Rahvancıoğlu, tüm bunların olması halinde giderleri düşüreceğini, bütçeyi rahatlatacağını aktardı. “Fahiş fiyatlar” sorunu olduğunu da açıklayan Rahvancıoğlu, bu soruna çare olarak hep denetim önerisi yaptıklarını söyledi. Rahvancıoğlu, denetimin tek başına bu yüksek fiyatları aşağıya çekemeyeceğini, denetimin yanına üretim, dağıtım ve satış kooperatiflerinin konulması gerektiğini anlattı. Rahvancıoğlu, kar amacı güden ticari market sistemi yerine düşük kar marjıyla çalışan, kooperatifçilik mantığıyla hareket eden satış kooperatifleri sistemi kurulmalıdır açıklamasını yaptı. Rahvancıoğlu, özet olarak üretim kooperatifleriyle üreticinin desteklenmesi, dağıtım kooperatifçiliği ile dağıtım maliyetlerinin azaltılması ve satış kooperatifi ile de kar amacı gütmeden düşük kar marjıyla çalışan bir market sisteminin sağlanmasından bahsediyoruz dedi. Rahvancıoğlu, “Kooperatif Merkez Bankası var olan kooperatiflerin üst yönetim yeridir ancak on yıllardan beri KMB yönetimi gelmiş geçmiş tüm hükümetler tarafından işgal edilmiş durumdadır. KMB’de genel kurul yapılmamaktadır. Kendi sermayeleri ile oluşturulmuş, esas sahibi olan kooperatifler yönetim üzerindeki iradesinden yoksun bırakılmıştır. Üretim, emek, Dağıtım ve satış kooperatifçiliğinin gelişmesi açısından KMP çok stratejik bir noktadadır.” açıklamasını yaptı.