25 Kasım “Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması için Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü”. Dominik Cumhuriyeti’ni 31 yıl boyunca kanla, baskı ve zulümle yöneten diktatör Trujillo’ya karşı mücadele eden yürekli kadınların, Mirabel Kardeşlerin 25 Kasım 1960’da tecavüz edilerek ve dövülerek öldürülmesinin anısına, baskılara yenilmeyen yürekli kadınların mücadelesini onurlandırmak ve kadınlara yönelik şiddete son demek için burada bulunuyoruz. Mirabel kardeşlerden günümüze kadına yönelik şiddet bugün ataerkil kapitalizmin bir sonucu olarak hayatımıza her alanında saldırmaktadır. Bugün gericilikle de beslenerek her noktada karşımıza çıkmaktadır. İş yerinde, evde ve sokakta cinsel, psikolojik ve fiziksel şiddet kadınlara sistematik olarak uygulanmaktadır. Devlet ise kadına yönelik şiddete göz yummakta ve gerekli önlemleri almayarak ortak olmaktadır..Kadına karşı şiddet bir insan hakları ihlali ve suçtur. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi için devletin çok yönlü, bütüncül politikalar üretmesi yanında; bu mücadelenin toplumsal düzeyde ortak ve kararlı bir şekilde yürütülmesi, her şeyden önce kadının birey olduğunun kabulünü sağlayacak toplumsal yapının dönüşümünün sağlanması zorunludur.
Neoliberal,muhafazakar politikaların etkisiyle devlet sosyal politikalar geliştirmekten kaçınmaktadır.Kadına karşı şiddeti önleyici ve koruyucu tedbirler alınmadığından yaşanan kadın cinayetlerinin sorumlusu kadınları katleden katiller kadar, devlettir de. Ülkemizde halen devlet tarafından bir kadın sığınma evi kurulmayışı kabul edilemezdir. Hemen her bölgeden gelen kadına yönelik şiddet haberleri bize her bölgede sığınma evleri kurulmasına ihtiyaç olduğunu göstermektedir. Şiddete uğrayan kadınlara güven içinde barınabilecekleri bir çatı açılmaması, şiddet gördüğü hanede yaşamaya mahkum etmektedir. Oysa biz biliyoruz ki, bu ülkede yaşayan tüm kadınların can güvenliğini sağlamak, beden bütünlüğünü, cinsel dokunulmazlığını korumak devletin anayasal ve yasal vazifesidir. Bir kadının şiddete uğradığı zaman birbiriyle koordine içinde bulunan güvenlik, sağlık, hukuk hizmetiyle sosyal hizmetlerden yararlanabilmesini sağlamak için şiddet önleme merkezlerinin kurulması gereklidir. Bu yüzden, devletin bir an önce her ilçede şiddet önleme merkezlerini hayata geçirmesi ve sığınma evleri kurması elzemdir.
Kadına yönelik şiddete karşı sesimizi yükseltmek için sığınma evi kurulması yönündeki talebimizde ısrarcı olduğumuzu yineliyor, “SIĞINMA EVİ HEMEN ŞİMDİ!” diyoruz.
Bağımsızlık Yolu Girne Birimi